Akşam evde film izleyelim dedik, oturduk ailecek X-Men'i izledik.
X-Men serisini filmleri kadarıyla biliyorum. Bundan önce çekilen ve Wolverine'in başlangıç hikayesini anlatan filmineyse hasta olmuştum(gerçi hasta olduğum Hugh Jackman da olabilir :p).
Bu filmi de beğendim. Daha sakin ilerliyor fakat içi daha dolu.
Kahramanlar iyi seçilmiş, oyunculuklar iyiydi. Hikayeyi pek sevmedim yalnız. Oh Amerika canım Amerika, senden daha iyi bi ülke vardır diyen yalan söyler Amerika.. Umut Sarıkaya tipi takıldım, ama filmde durum buydu. Amerika iyi Amerika cici, kalanlar tü kaka. Amerika Türkiye'ye füze yerleştirirken sorun yok, Rusya Küba'ya füze götürüyor diye 3. Dünya Savaşı çıkacak ama.
Baş karakterimiz Charles Xavier çok iyi bir karakter, ama kayıtsız şartsız Amerika taraftarı olması değerini bir parça düşürdü bence.
Onu oynayan James McAvoy'a hayran kaldım. Wanted filminde de kendisini pek beğenmiştim. İngiliz'miş, ama her iki filmini de dublajlı izlediğimden o güzel aksanını henüz duyamadım.
Bundan sonra da hatırlama amaçlı diğer X-Men filmlerini izleyeceğim. Nasılsa sınırsız vaktim ve yapacak bir işim yok.
James McAvoy'u James McAvoy yapan sadece bir film vardır o da İrlanda'daki adıyla Rory O'Shea was Here/ uluslarası adıyla Inside I'm Dancing. şiddetle tavsiye ederim. (orjinal dili Irish English olarak tabi) gerekirse türkçe altyazılı.
YanıtlaSillisteme ekledim, en kısa zamanda izleyeceğim
Sil